Nashira bisiklet takımı Antalya’da düzenlenen UCI Nirvada gran fondo dünya şampiyonluğu elemelerinde üç sporcusuyla İskoçya bileti aldı. Nashira, bir kez daha Türkiye’yi Dünya şampiyonasında temsil edecek.
Uluslararası Bisiklet Birliğinin organize ettiği ve destinasyon partneri Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) tarafından, Nirvana Hotels ana sponsorluğunda Antalya’da düzenlene yarışlara 35 farklı ülkeden bin 65 bisiklet sporcusu katıldı. Uzun parkur yarışını yüzde 20’lik dilimde bitiren Nashira Bisiklet takımından Harun Türünz, Ataman Şekerci ve Ayhan Bıyıklıoğlu önümüzdeki yıl İskoçya’nın Glasgow şehrinde düzenlenecek Dünya Şampiyonası’na katılma hakkı kazandı.
Ataman Şekerci; “Çok güzel bir parkurda 98 kilometrelik Antalya’nın birçok güzel bir noktasından geçerek yarışı tamamladık. Yarış çok güzel geçti. Her ne kadar hava yağmurlu da olsa çok zevkli ve heyecanlı yarışta en azından finişte takım arkadaşım Harun ikinci ben üçüncü olarak kürsüdeki yerimizi aldık. 2023’te İskoçya’da yapılacak dünya şampiyonasına katılmaya hak kazandık. “
Ataman Şekerci; “Bu yarışın Antalya’da olması bizim için avantajdı. Uluslararası basın yayın organları da bu yarışı takip ettiği için Antalya’nın Türkiye’nin tanıtımına katkısı olduğunu düşünüyorum. İki yıldır dünya şampiyonası elemesinin burada yapılıyor olmasının bisiklet sporumuza büyük faydaları var. Bizde bunlardan faydalanıyoruz. 2023’te İskoçya’da ülkemize milli takım formasıyla en iyi şekilde temsil ederek güzel başarılarla döneceğiz. Nashira Bisiklet takımı olarak İskoçya’da üç kişi ile ülkemizi temsil edeceğiz.”
Geçen yıl İtalya’da düzenlen Dünya şampiyonasına da katılma hakkı kazanan Nashira Bisiklet takımı turnuva tecrübesiyle öne çıksa da işi sıkı tutuyor.
Ataman Şekerci; “Kesinlikle çok iddialıyız. Önümüzde 7-8 aylık bir dönem var. Bu süreci en iyi şekilde değerlendirip Türk Bayrağını İskoçya’da neden en önde en üstte dalgalandırmayalım ki”
Ali Rıza Fırıncı; “ 2022’de katıldığımız tüm yarışlarda kürsü yaptık. Kürsüyü iki kere kapattık. Üstelik bir, iki, üç olarak . İskoçya’daki yarışa çok iyi hazırlanacağız. Arkadaşlarımız orda da kürsü görürler diye umut ediyorum. İddialıyız ama İskoçya’da ilk üçe girmek kolay olmayacak. Fakat amacımız ve hedefimiz tabi ki kürsü.”
Takımın en büyük motivasyonu nu spor sevdalısı Hüseyin Aydoğan sağlıyor.
Ali Rıza Fırıncı; “Keşke Hüseyin Aydoğan gibi on kişi, yirmi kişi hatta Türkiye’de yüz kişi olsun. Hüseyin beyi örnek alsınlar çünkü spora destek vermeden ilerleme olmaz.”
Hüseyin Aydoğan; “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur. Gençlerimize öncelikle kötü alışkanlıkları bırakmalarını diliyorum. Başta sigara olmak üzere alkol gibi kötü alışkanlıkları bıraksınlar. Nashira olarak bütün spor dallarına destek veriyorum. Bunu bir yaşam tarzı olarak kendimde buldum. Topluma da yaymak istiyorum.”
Nashira markasının spora desteği uzun yıllara dayanıyor. Üstelik sadece bisikletten ibaret te değil.
Hüseyin Aydoğan; “Biz Nashira olarak Türkiye’deki ve uluslararası etkinlikler de sporcularımızın yanındayız. Boks ta Avrupa şampiyonasına katılan iki gencimize, Oryantring te Avrupa şampiyonasına katılan diğer sporcularımızı İsveç’te öbürü Almanya’da yarıştı, İtalya’da Dünya şampiyonasına katılan bisikletçilerimizi destekleyerek Türk sporunun gelişmesine elimizden geldiğince katkıda bulunarak örnek olmaya çalışıyoruz. Bir kez daha Dünya şampiyonasına Türkiye’miz adına yarışacak sporcularımızı gönderdiğimiz için çok mutluyuz.”
Sık sık takımıyla bir araya gelen Aydoğan bir yandan motivasyon aşılarken ,takımının yurt içi ve yurt dışında da yalnız bırakmıyor.
Hüseyin Aydoğan; “Kaptanımız hakikaten birlik beraberlik içerisinde sporcularımızı yönetip eksiksiz ve sıkı bir antrenman yaptırdığı için bu sonuçlara ulaştık. Biz de eksiksiz destek veriyoruz ve her zaman yanlarında olduğumuzu hissettiriyoruz.”
Hüseyin Aydoğan Nashira bisiklet takımının başarısından oldukça memnun. Fakat asıl amaçların Antalya’nın tanıtımı ve Türk sporunun gelişmesi olduğunu kaydetti. Bisiklette ise en büyük hedeflerinin Antalya’ya Dünya şampiyonasını kazandırmak olduğunu söyledi. Aydoğan, Sponsor olmaya hazırız dedi.
Hüseyin Aydoğan; “Antalya bir dünya kenti. Bir turizm kenti. Antalya’mız ile gurur duyuyoruz. En büyük amacımız bir sonraki dünya şampiyonasını Antalya’mıza kazandırmak. Bunun için de sponsor olmak için başvuracağız.”
Antalya’da bisiklet sporuna sponsorluğu ilk başlatan markanın Nashira olduğunu hatırlayan Aydoğan bu yıl 2’inci düzenlenen Antalya Gran fondo nun ana sponsoru Nirvana’yı da kutladı.
Hüseyin Aydoğan; “ Bizim başlattığımız bu sponsorluk olayına onlarda katıldığı için Nirvana’yı candan kutluyoruz. Yanımızda olmalarından da çok mutluyuz. İsterim ki Türkiye’nin dört bir yanında spora destek veren yeni markalar olsun.”
Spor un sadece spor olmadığını kaydeden Aydoğan, sporun ülkeler arası rekabet, tanıtım ve ülke içi milli duyguları besleyerek siyasi yönleri de olan sosyolojik boyutu olduğunu belirtti. Aydoğan Nashira olarak 1’inci Lapta Bisiklet yarışına ana sponsor olarak KKTC’nin dünyada tanınması noktasında bir meşale yaktıklarını ve o meşaleyi asla söndürmeyeceklerini kaydetti.
Hüseyin Aydoğan; “Spor konusu -gerek amatör spor gerek profesyonel spor olsun giderek dünyanın en önemli konularından ve en büyük sektörlerinden biri oluyor. İşin öncelikle ülkeler arası rekabet, tanıtım ve ülke içi milli duyguları besleyerek siyasi yönleri de olan sosyolojik boyutu var. Bizler Nashira olarak 1’inci Lapta Bisiklet yarışına ana sponsor olarak KKTC’nin dünyada tanıması noktasında bir meşale yaktık. O meşaleyi asla söndürmeyeceğiz.”
Hüseyin Aydoğan; “Ayrıca spor yeni geldiğiniz bir yerde sosyalleşmenin de en ideal yolu. Yurtdışında edindiğim tüm dostluklar spor sayesinde oldu.
O yüzden çocuğunu profesyonel sporcu yapmak hayalindeki ebeveynler bu hayallerinin gerçekleşmeyeceğini fark edince çocuğu spordan hemen el çektirmesin. Amatör seviyede o spora devam etmesini sağlamak çocuğa yapacakları en büyük iyilik olabilir.
Bu konuda her eğilimden siyasi partiye naçizane önerim, her mahalleye ve mümkün olan her müsait yere basket, voleybol, futbol sahası ve tenis kortu yapmayı ve bu sporları her kesime yaptırmaya çalışmayı ulusal politika olarak benimsemeleri.” dedi.
Aydoğan söyle devam etti; “Halen birçok semtte basket ve futbol sahaları var. Belediyeler bu konuda genelde iyi işler çıkarıyor. Mesela tenis kortlarını çok daha yaygınlaştırmak lazım.
Tenis artık lüks spor olmaktan çıktı ve her kesim için her yaşta üstelik açık havada yapılabilecek ve hem fiziksel sağlığı korumak hem sosyalleşme aracı olarak mükemmel bir spor.” ifadelerini kullandı