Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “TİKA eliyle ecdat yadigarımızın restorasyonunda, Yunus Emre Enstitüsü tarafından Türkçemizin dünyaya öğretilmesinde, tanıtım müşavirlerimizle ülkemizin turizm potansiyelinin dünyanın her yere tanıtılmasında, yurt dışına kaçırılmış eserlerin ülkemize getirilmesinde, kazı ve restorasyon faaliyetlerinde Kültür ve Turizm Bakanlığı ile çok yakın çalışıyoruz.” dedi.
Bakan Çavuşoğlu, Antalya’nın Manavgat ilçesindeki Side Antik Kenti’nde gerçekleştirilen Side Kültürel Miras Projesi tanıtımında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin özel bir coğrafi ve jeopolitik konumunun bulunduğunu söyledi. Bakan Çavuşoğlu söyle konuştu;
“Ülkemizin özel bir coğrafi ve jeopolitik konumu var. Bu toprakları pek çok uygarlığa ev sahibi yapan bu özel konum sayesinde yurdumuz bugün adeta bir açık hava müzesidir. Bu kadar değerli bir mirasın üzerinde yaşamanın elbette ciddi sorumlulukları var.
Kültür ve Turizm Bakanlığımızın hassasiyetle ayağa kaldırıp koruduğu bu mirası el birliğiyle tüm dünyaya tanıtıyoruz. Mehmet Nuri Ersoy bakanımızın idaresindeki Kültür ve Turizm Bakanlığımız da farklı alanlarda bu iş birliğimizi dünyanın dört bir yanında sürdürüyoruz. TİKA eliyle ecdat yadigarımızın restorasyonunda Yunus Emre Enstitüsü tarafından Türkçe’mizin dünyaya öğretilmesinde tanıtım müşavirlerimizle ülkemizin turizm potansiyelini dünyanın her yerinde tanıtılmasında yurt dışına kaçırılmış eserlerimizin geri alınmasında ülkemize getirilmesinde başta Antalya olmak üzere kazı ve restorasyon faaliyetlerinde yakın çalışıyoruz.
Sahip olduğumuz tarihi ve kültürel zenginliklerimizi UNESCO’da tescil ettirmeye de devam ediyoruz. 2021’de Arslantepe Höyüğü’nü Kültür ve Turizm Bakanlığımızın da değerli çalışmalarıyla UNESCO Dünya Miras Lisesi’ne kaydettirdik. Kayıtlı olan sayımız böylelikle 19’a ulaştı. Somut olmayan, kültürel miras listesine çay kültürü dosyamızı da ekleyerek unsurlarımızın sayısını 25’e çıkardık. Etkin çok taraflılık anlayışıyla kurucu üyelerinden olduğumuz UNESCO’yla ilişkilerimiz daha da iyi duruma geldi. Aslında ilişkilerimizin en aktif dönemindeyiz diyebiliriz.
Teşkilatın en üst düzey pozisyonu olan genel konferans başkanlığını,2020-2021 döneminde o günkü UNESCO daimi temsilcimiz Büyükelçi Altay Cengizer yürüttü. Teşkilatın en üst düzey karar alma organı olan yürütme kurulu üyeliğimizi de 2017-2021 döneminde başarıyla yürüttük ve 2021’de 4 yıllığına tekrar seçildik. UNESCO Dünya Miras Komitesi üyeliğine de 2023-2027 dönemi için de adaylık kampanyamızı yine birlikte dünyanın her yerinde yürütüyoruz ve inşallah kazanacağımıza inanıyoruz Tabii bu görünürlük ülkemizin küresel diplomasinin her alanında olduğu gibi kültürel diplomaside de önde gelen aktörlerden olmasının büyük bir sonucudur, neticesidir. Sayın Kültür ve Turizm Bakanımıza da tüm bu gayretleri için, çabaları için, liderliği için çok çok teşekkür ediyoruz.
Cumhuriyetimizin yüzüncü yılını hep birlikte coşkuyla kutlayacağız. Bugünlerde deprem vesilesiyle elbette bu mutluluğumuz var. Ama Cumhuriyetimizin yüzüncü yılını da özellikle bu yılın ikinci yarısında coşkuyla kutlayacağız. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılını Türkiye yüzyılı yapmak için de el ele, omuz omuza hep birlikte çalışacağız. Bu vesileyle Cumhuriyetimizi kuran Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyetimizin kurucularını bir kez daha saygıyla, şükranla yad ediyoruz.
Aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi de minnetle anıyoruz. Bu sene ayrıca hariciye teşkilatımızın kuruluşunun beş yüzüncü yılını kutlayacağız. Köklü bir devlet geleneği derken bu geçmişimize güvenerek söylüyoruz. 500’üncü yıl etkinliklerimizde diplomasi tarihimizin derinliğini, kültürel diplomasi dahil bir kez daha ortaya çıkarıyoruz”